30 Haziran 2009 Salı

Ait Olduğun Yere Doğru Adım Adım Yol Almak

Dalgalandım Da Duruldum

Askere gitmeden önce 2009 ve yılbaşı hakkında şöyle bir şeyler yazmıştım. Önce o neresi olduğunu bilmediğim yer belli olmuştu : Zırhlı Birlik Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığı (Etimesgut-Ankara), sonra da orada harika dostluklar kurmuştum. Yılbaşında ise askere gelmeden önce umduğumun çok üzerinde, hayatım boyunca unutmayacağım bir gece geçirdim. O gecede emeği olan tüm asker arkadaşlarıma ve gecenin düzenlenmesi için büyük fedakarlıklarda bulunan bölük komutanımız Türker Üsteğmen'e sonsuz teşekkürler. Hiçbir askerin cebinden 1 lira bile çıkmadan çerezi, meyvesi, kolası, tatlısıyla askerlik standartlarına göre çok iyi bir biçimde donatılmış masalar, dışarıdan getirilen müzik grubu, içimizdeki harika sesler. O seslerden biri de Gripin'in solisti Birol'du. 2008'in son saatlerinde Ankara Etimesgut Zırhlı Birlikler'in Karma Çavuş Eğitim Bölüğü yemekhanesinde bambaşka yerlerden, bambaşka hayatları bırakıp gelen, sevdiklerinden kilometrelerce uzakta olan ve üç hafta öncesine kadar birbirini hiç tanımayan 1001 kısa dönem, nam-ı diğer 1001 dalmaçyalı, üzerinde askeri kamuflajıyla bizim için şarkı söyleyen bu adamı dinliyorduk ve hepimiz çocuklar gibi şendik.

#10

Pek sevmediğim bir takım olan Juventus'ta oynamasına rağmen Del Piero, çok büyük saygı duyduğum ve bana göre dünyada 10 numaralı formanın en çok yakıştığı futbolcudur. Bu kadar önemli bir yetenek olup da 15 yıldır aynı takımın formasını giyebilen, o takım küme düşürüldüğünde Serie B''de oynama konusunda tereddüt etmeyen 10 numara adamdır Del Piero. Takımını önce Serie A'ya oradan da Şampiyonlar Ligi'ne taşıyıp, 34 yaşında Avrupa'nın bir numaralı kupasında birbirinden güzel 5 gol atan 10 numara bir futbolcudur ve bana göre Juninho ve Pierre Van Hooijdonk'la birlikte dünya'nın en iyi frikik atan üç futbolcusundan biridir. Bütün bunlar yetmezmiş gibi Hido'nun da kankası olduğunu görünce daha da bir takdir ettim bu büyük ustayı.

28 Haziran 2009 Pazar

King of Pop

Çocukluğu 80'lerin sonu ve 90'ların başında geçen biri olarak yabancı müziği Michael Jackson'la tanımıştım. Abimin alıp getirdiği Bad, evimize giren ilk kasetti. Resimlerini, yazılarını en ince detayına kadar ezberlemiştim albüm kapağının. Şarkıları ise uydurma sözlerle (tenekeci bok ye) de olsa ezberliyordum. Derken Dangerous albümü çıktı, albümün hem kasetini hem de CD'sini almıştık. Nasıl bir hayranlıksa artık bu. Onun şarkılarını söylüyorduk, onun gibi dans etmeye çalışıp, moon walk'u taklit etmeyi deniyorduk. 80'lerin sonu, 90'ların başıydı ve biz çocuktuk. Sanırım çocukluğumuzla aramızdaki en önemli bağlardan biri koptu 25 Haziran gecesi.

Sıcak


En kötü filmde dahi beğeneceğim küçük bir ayrıntı bulabilen ben, bu filmin hiçbir şeyini beğenmedim. İzlemediyseniz ne mutlu size.

19 Haziran 2009 Cuma

Bu Aralar Ruhumun Gıdası Bunlar

Askerliğin son haftalarında dinlediğim şarkılarla aramda bir gönül bağı oluştu sanırım. Belki de bu şarkılar askerliğin bitişini müjdelediği için, kim bilir. Sonuçta bu aralar ben hala o şarkıları büyük bir keyifle dinlemeye devam ediyorum. Buraya da not düşeyim istedim bu şarkıları :

Büyük İnsan - Gökhan Türkmen
Giden Günlerim Oldu - Gülben Ergen - Oğuzhan Koç
İki Alyans - Yücel Arzen & Devrim Gürenç
Son Öpücük - Aslı Güngör
Anlamazdın - Ayla Dikmen
Bana Yalan Söylediler - Semiramis Pekkan

Ha bir de şunlar var. Onların askerliğin son zamanlarıyla pek de alakası yok.

Al Ahını - Oğuzhan Koç
Kaçak - Ata Demirer
Masum Değiliz - Şebnem Ferah
Ünzile - Şebnem Ferah
Gidiyorum - Kazım Koyuncu

18 Haziran 2009 Perşembe

Mustafa

Böyle bir projenin varlığını ilk defa duyduğumda nasıl da heyecanlanmıştım. 29 Ekim'e kadar nasıl bekleyeceğiz diye düşünmüştüm. Ancak belgesel vizyona girdikten sonra öyle bir fırtına koptu ki, benim belgeseli görme konusundaki hevesim de belgesele olan merakım da azalıverdi. Araya askerlik de girince izlemek ancak bugüne kısmet oldu. Bir yerde de iyi oldu. O dönem belgeselle ilgili okuduklarımın etkisinde kalabilirdim. Şimdi ise aradan uzun zaman geçti fırtına dindi sular duruldu.
İlk olarak söylenmesi gereken "Mustafa"nın kesinlikle bir film değil belgesel olduğu. Eğer film olmak gibi bir iddiası varsa son derece başarısız bir film olduğunu söylemek mümkün. Bu konuda özellikle Mustafa Altıoklar'ın "Mustafa" hakkındaki eleştirisini okumanızı önerim. Altıoklar, belgeselin sinema yanının zayıf olmasının bu kadar çok eleştiri almasındaki en önemli etken olduğunu uzun ve açıklayıcı bir şekilde anlatmış. Yazıya ekşi sözlükte mustafa başlığı altından ulaşmak mümkün.
Neyse gelelim işin belgesel yönüne. Bu ülkede umuda ve birlik olmaya dair bir şeyler söyleyebiliyorsak bunda Atatürk'ün ve onun önderliğinde gerçekleşen Kurtuluş Savaşı'nın payı büyüktür. Çaresi olmayan bir durumda olduğu söylenen bir millet için, imkansız gibi görüneni umut edip başaran bir adamı umutsuz ve çaresiz göstermek; parçalanmak üzere olan bir toplumu bir araya getiren insanı yalnız ve tükenmiş göstermek en hafif tabirle haksızlıktır. Sonuç itibariyle bugüne kadar yaptığı birçok işi beğeniyle takip ettiğim Can Dündar beni ciddi anlamda hayal kırıklığına uğrattı.

Maziden Tanıdık Simalar - 2003


Konfederasyon Kupası'nın kısa tarihindeki tanıdık isimlere değinmeye devam. Sırada 2003'te Fransa'da düzenlenen turnuva var. Bu kez de Brezilya Milli takımına dikkat!

Oscar Cordoba - Kolombiya Milli Takımı'nın 1 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 1 yıl önce 2002 yılında Beşiktaş'a geldi. 4 sezon Beşiktaş kalesini koruduktan sonra 2006 yılında geçtiği Antalyaspor'da da 1 sezon görev yaptı. 39 yaşındaki kaleci ülkesinde futbol hayatını sürdürüyor.

Junichi Inamoto - Japonya Milli Takımı'nın 5 numaralı oyuncusu. Kendisinin Türkiye macerasından burada bahsetmiştik.

Kleberson - Brezilya Milli Takımı'nın 8 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 2 yıl sonra 2005 yılında Manchester United'dan Beşiktaş'a geldi. 2 sezon Beşiktaş forması giydikten sonra ülkesine döndü. 29 yaşındaki futbolcu ülkesinde Flamengo'da oynuyor.

Ricardinho - Brezilya Milli Takımı'nın 10 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 3 yıl sonra 2006 yılında Beşiktaş'a geldi. Rico Paşa lakabını aldığı Beşiktaş'ın formasını 2 sezon giydikten sonra Katar'ın yolunu tuttu. 33 yaşındaki orta saha oyuncusu futbol hayatını Katar'da sürdürüyor.

Fabio Luciano - Brezilya Milli Takımı'nın 14 numaralı oyuncusu. Turnuvanın ardından 2003 yazında Fenerbahçe'ye geldi. Fenerbahçe'de 3 sezon oynadıktan sonra 2006 yılında Almanya'nın Köln takımına transfer oldu. 34 yaşındaki defans oyuncusu bu yıl futbolu bıraktı.

Edu Dracena - Brezilya Milli Takımı'nın 15 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 3 yıl sonra 2006 yılında Fenerbahçe'ye geldi. 28 yaşındaki defans oyuncusu halen Fenerbahçe'de görev yapıyor.

Alex De Souza - Brezilya Milli Takımı'nın 20 numaralı oyuncusu. Kendisinin Türkiye macerasından burada bahsetmiştik.

Rigobert Song - Kamerun Milli Takımı'nın 4 numaralı oyuncusu. Kendisinin Türkiye macerasından burada bahsetmiştik.

Geremi - Kamerun Milli Takımı'nın 8 numaralı oyuncusu. Kendisinin Türkiye macerasından burada bahsetmiştik.

Teknik direktörlere de değinelim

Zico - Japonya Milli Takımı'nın teknik direktörü. Turnuvadan 3 yıl sonra Fenerbahçe'nin başına geçti. 2 sezon çalıştığı Fenerbahçe'yi 100. yılında şampiyon yaptı, ertesi yıl da Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale taşıdı. 56 yaşındaki teknik adam Rusya'nın CSKA Moskova takımını çalıştırıyor.

Carlos Alberto Pareira - Brezilya Milli Takımı'nın teknik direktörü. Turnuvadan 8 yıl önce Fenerbahçe'nin başına geçti. Fenerbahçe'de 1 sezon çalıştı ve o yıl Fenerbahçe'yi şampiyonluğa taşıdı. 66 yaşındaki teknik adam ülkesinde Fluminense'yi çalıştırıyor.

Tabi 2003'te bizi asıl temsil eden A Milli takımımızdı. Onları ayrıntılı olarak incelemek için başka bir posta bırakıyorum.

Maziden Tanıdık Simalar Yazı Dizisi

17 Haziran 2009 Çarşamba

Maziden Tanıdık Simalar - 2001

Konfederasyon Kupası'nın kısa tarihindeki tanıdık isimlere değinmeye devam. Sırada 2001'de Meksika'da düzenlenen turnuva var. Kamerun Milli takımına dikkat!

Josip Skoko - Avustralya Milli Takımı'nın 8 numaralı oyuncusu. Kendisinin Türkiye macerasından burada bahsetmiştik.

Mile Sterjovski - Avustralya Milli Takımı'nın 22 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 6 yıl sonra 2007'de Gençlerbirliği Oftaş'a geldi. 1 sezon forma giydikten sonra Derby County takımının yolunu tuttu. 30 yaşında ülkesinde futbol hayatını sürdürüyor.

Nicolas Anelka - Fransa Milli Takımı'nın 9 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 4 yıl sonra 2005 yılında Fenerbahçe'ye geldi. Türkiye'ye transferi olay yarattı. 1,5 yıl Fenerbahçe forması giydikten sonra 2006 yazında Bolton Wanderers'a transfer oldu. 30 yaşında, futbol hayatını Chelsea'de sürdürüyor.

Antonio De Nigris - Meksika Milli Takımı'nın 15 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 5 yıl sonra 2006 yılında Gaziantepspor'a geldi. 1 sezon Gaziantepspor'da 1 sezon Ankaraspor'da oynayan futbolcu 31 yaşında ve Ankaragücü takımında futbol hayatına devam ediyor.

Washington - Brezilya Milli Takımı'nın 21 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 1 yıl sonra 2002 yılında Fenerbahçe'ye geldi. 2 sezon forma giydi ancak kalp rahatsızlığından dolayı takımdan ayrıldı. 34 yaşında ve ülkesinde Sao Paulo takımının formasını giyiyor.

Alioum Boukar - Kamerun Milli Takımı'nın 1 numaralı oyuncusu. Turnuva başlamadan 6 yıl önce 1995 yılında Samsunspor'a geldi. Samsunspor'da geçirdiği 7 sezonun ardından İstanbulspor, Konyaspor, Samsunspor ve Altay takımlarında 1'er sezon geçirdi. Türk vatandaşlığına geçip Ali Uyanık adını alan 37 yaşındaki kaleci 2007 yılından beri İstanbulspor'da forma giyiyor.

Rigobert Song - Kamerun Milli Takımı'nın 4 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 3 yıl sonra 2004 yılında Fransa'nın Lens takımından Galatasaray'a geldi. Galatasaray'da 4 yıl oynadıktan sonra 2008'de Trabzonspor'a geçti. 32 yaşındaki defans oyuncusu halen Trabzonspor forması giyiyor.

Raymond Kalla - Kamerun Milli Takımı'nın 5 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 4 yıl sonra 2005 yılında Sivasspor'a geldi. 1 sezon oynadıktan sonra 2006 yılında ülkesine döndü. 34 yaşındaki defans oyuncusu futbol hayatını ülkesinde sürdürüyor.

Geremi - Kamerun Milli Takımı'nın 8 numaralı oyuncusu. Turnuva başlamadan 4 yıl önce 1997 yılında Gençlerbirliği 'ne geldi. 2 sezon oynadığı Gençlerbirliği'nden Real Madrid'e transfer oldu. 30 yaşındaki futbolcu İngiltere'de Newcastle United forması giyiyor.

Nicolas Alnoudji - Kamerun Milli Takımı'nın 15 numaralı oyuncusu. Turnuva başlamadan 1 yıl önce 2000 yılında Çaykur Rizespor 'a geldi. 2 sezon oynadıktan sonra P.S.G.'ye transfer oldu. 29 yaşındaki futbolcu JS Saint-Pierroise takımında oynuyor.

Salomon Olembe - Kamerun Milli Takımı'nın 20 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 7 yıl sonra 2008 yılında Wigan'dan Kayserispor'a geldi. 29 yaşındaki futbolcu halen Kayserispor forması giyiyor.

Junichi Inamoto - Japonya Milli Takımı'nın 5 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 5 yıl sonra 2006 yılında Galatasaray'a geldi. 1 sezon oynadıktan sonra Almanya'nın Eintracht Frankfurt takımına transfer oldu. 29 yaşındaki futbolcu halen Eintracht Frankfurt'ta oynuyor.

Bir de Teknik Direktörler var tabi:

Guus Hiddink - Güney Kore Milli Takımı'nın teknik direktörü. Turnuva başlamadan 11 yıl önce 1990 yılında Fenerbahçe'ye geldi. 1 sezon görev yaptıktan sonra Valencia'nın başına geçti. 62 yaşındaki teknik adam geçtiğimiz sezon sonunda Chelsea'den ayrıldı ve halen Rusya milli takımını çalıştırıyor.

Holger Osieck - Kanada Milli Takımı'nın teknik direktörü. Turnuva başlamadan 8 yıl önce 1993 yılında geldiği Fenerbahçe'de 2, 1997 yılında geldiği Kocaelispor'da ise 1 sezon görev yaptı. 60 yaşındaki teknik adam şu anda takım çalıştırmıyor.

Maziden Tanıdık Simalar Yazı Dizisi

Maziden Tanıdık Simalar - 1999


Konfederasyon Kupası'nın kısa tarihindeki tanıdık isimlere değinmeye devam. Sırada 1999'da Meksika'da düzenlenen turnuva var.

Ahmed Hassan - Mısır Milli Takımı'nın 17 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 1 yıl önce geldiği Kocaelispor'da 2, Denizlispor'da 1, Gençlerbirliği'nde 2 ve son olarak Beşiktaş'ta 2 sezon oynadıktan sonra 2005 yılında Anderlecht'e transfer oldu. 34 yaşında futbol hayatını ülkesinde sürdürüyor.

Flavio Conceicao - Brezilya Milli Takımı'nın 6 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 5 yıl sonra 2004 yılında Real Madrid'den Galatasaray'a geldi. 1 sezon oynadığı Galatasaray'dan Panathinaikos'a geçti ve 2006'da 32 yaşında futbolu bıraktı.

Alex De Souza - Brezilya Milli Takımı'nın 10 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 5 yıl sonra 2004 yılında Cruzerio'dan Fenerbahçe'ye geldi. 2006-2007 sezonunda takım 100. yılında şampiyon olurken Alex de gol kralı oldu. 31 yaşındaki Alex kaptanlığını yaptığı Fenerbahçe'de futbol hayatını sürdürüyor.

Mustafa Doğan - Almanya Milli Takımı'nın 5 numaralı oyuncusu. Onun hikayesini burada anlatmıştık.

Maziden Tanıdık Simalar Yazı Dizisi

Maziden Tanıdık Simalar - 1997


Konfederasyon Kupası'nın kısa tarihindeki tanıdık isimlere değinmeye devam. Sırada 1997'de yine Suudi Arabistan'da düzenlenen turnuva var.

Harry Kewell - Avustralya Milli Takımı'nın 11 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 11 yıl sonra geçen sezon Liverpool'dan Galatasaray'a geldi. Galatasaray'da iyi bir sezon geçiren Kewell 30 yaşında ve futbol hayatını Türkiye'de sürdürüyor.

Josip Skoko - Avustralya Milli Takımı'nın 15 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 6 yıl sonra 2003 yılında Belçika'nın Genk takımından Gençlerbirliği'ne transfer oldu. Gençlerbirliği'nde geçirdiği 2 başarılı sezonun ardından Wigan'a transfer olarak Premiere ligin yolunu tuttu. 33 yaşında futbol hayatını Hajduk Split takımında sürdürüyor.

Roberto Carlos - Brezilya Milli Takımı'nın 6 numaralı oyuncusu. Turnuvadan tam 10 yıl sonra (keşke daha erken olabilseydi) 2007 yılında Real Madrid'den Fenerbahçe'ye geldi. Transferi Türkiye'de olay yarattı. Olağanüstü bir kariyere sahip olan tüm zamanların en iyi sol beki 36 yaşında ve futbol hayatını Fenerbahçe'de sürdürüyor.

John Moshoeu - Güney Afrika Milli Takımı'nın 10 numaralı oyuncusu. 1993'te Kona ve Kushe ile birlikte geldiği Türkiye'de 1 sezon Gençlerbirliği'nde, 4 sezon Kocaelispor'da, 3 sezon Fenerbahçe'de ve son olarak da 2 sezon Bursaspor'da forma giydi. 2003'te 10 yıl kaldığı Türkiye'den ayrılıp ülkesine döndü. 2008'de 43 yaşında (Maşallah) futbolu bıraktı.

Helman Mkhalele - Güney Afrika Milli Takımı'nın 11 numaralı oyuncusu. Turnuvanın düzenlendiği yıl Kayserispor'a geldi. Kayserispor'da 1, Ankaragücü'nde 2, Göztepe'de 1 ve son olarak Malatyaspor'da 2 sezon forma giydi. 2005 yılında Türkiye'den ayrıldı. 2008'de 39 yaşında futbolu bıraktı.

Maziden Tanıdık Simalar Yazı Dizisi

Maziden Tanıdık Simalar - 1995


Hazır Mustafa Doğan'dan bahsetmişken Konfederasyon Kupası'nın kısa tarihindeki diğer tanıdık isimlere de değinelim. İlk olarak 1995'te Suudi Arabistan'da düzenlenen turnuva:

Brian Steen Nielsen - Danimarka Milli Takımı'nın 7 numaralı oyuncusu. Fenerbahçe'ye Uche ile birlikte gelmişti. Turnuva'nın düzenlendiği sezonun sonunda Fenerbahçe'den ayrılıp, Odense'nin yolunu tutmuştu. 2004'te 36 yaşında futbolu bıraktı.

Jes Hogh - Danimarka Milli Takımı'nın 4 numaralı oyuncusu. Turnuvanın düzenlendiği sezonun sonunda Fenerbahçe'ye transfer oldu. Savunmada Uche ile müthiş bir ikili oldular. 1999 yılında Fenerbahçe'den Chelsea'ye transfer oldu. 2001'de 35 yaşında futbolu bıraktı.

Peter Kjaer - Danimarka Milli Takımı'nın 1 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 6 yıl sonra 2001'de Beşiktaş'a geldi. Beşiktaş formasıyla yalnızca 6 maça çıktı. 2003'te 38 yaşında futbolu bıraktı.

Ariel Ortega - Arjantin Milli Takımı'nın 7 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 7 yıl sonra 2002'de Fenerbahçe'ye geldi. 1 sezon oynadığı Fenerbahçe'de kaydettiği 5 golden biri meşhur 6-0'lık maçtaydı. Fenerbahçe'den olaylı bir şekilde ayrıldı. 35 yaşında ve futbol oynamaya devam ediyor.

Uche Okechukwu - Nijerya Milli Takımı'nın 5 numaralı oyuncusu. 1993 yılında geldiği Fenerbahçe'de 9 yıl forma giydi. Ardından 4 yıl da İstanbulspor'da oynayarak Türkiye'de en uzun süre oynayan yabancı futbolcu oldu. Bu süre içerisinde Türk vatandaşlığına da geçti ve Deniz adını aldı. 41 yaşında ve Nijerya'da futbol hayatını sürdürüyor.

Jay Jay Okocha - Nijerya Milli Takımı'nın 10 numaralı oyuncusu. Turnuvadan bir yıl sonra 1996 yılında geldiği Fenerbahçe'de 2 yıl forma giydi. Adına tezahüratlar yazıldı. Tıpkı Uche gibi o da Türk vatandaşı oldu ve Muhammed adını aldı. 1998 yılında Fenerbahçe'den P.S.G.'ye rekor bir ücretle (yaklaşık $ 24 milyon) transfer oldu. 2008'de 35 yaşında futbolu bıraktı.

Daniel Amokachi - Nijerya Milli Takımı'nın 14 numaralı oyuncusu. Turnuvadan bir yıl sonra 1996 yılında geldiği Beşiktaş'ta 3 yıl forma giydi. 2005'te 33 yaşında futbolu bıraktı.

Ike Shorunmu - Nijerya Milli Takımı'nın 14 numaralı oyuncusu. Turnuvadan 4 yıl sonra 1999 yılında geldiği Beşiktaş'ta 2 yıl forma giydi. 2002-2005 yıları arasında da Samsunspor'un kalesini korudu. 2006'da 39 yaşında futbolu bıraktı.

Maziden Tanıdık Simalar Yazı Dizisi

Mustafa Doğan

Yaz günlerinde futbol özlemimizi Konfederasyon Kupası'yla gideriyoruz. Şimdi bunun Mustafa Doğan'la ne alakası var demeyin. Konfederasyon Kupası maçlarını izlerken eski turnuvalarda neler olmuş bir bakayım dedim ve 1999 yılında Meksika'da düzenlenen, evsahibi ülkenin şampiyon olduğu Konfederasyon Kupası'nda Almanya Milli Takımı'nın 20 kişilik kadrosunun 5 sırt numaralı oyuncusunun yukarıdaki fotoğrafta ayağında terlikleriyle hamağa oturup poz veren Mustafa Doğan olduğunu gördüm. Mustafa Doğan Almanya A Milli Takımının formasını da ilk kez bu turnuvada A.B.D.'ye 2-0 yenildikleri maçta giymiş. Aynı formayı 2. ve son kez ise birçoğumuzun hatırladığı EURO 2000 elemelerindeki Almanya-Türkiye maçında giymişti Mustada Doğan. 20 yaşında Fenerbahçe'ye gelip 7 sene kalan, daha sonra da 3 yıl Beşiktaş da oynayan önemli bir futbolcuydu. Türkiye'de defans oyuncuları pek önemsenmediğinden "Almanya'yı tercih etti", "Neden Türkiye'yi seçmedin", "Vatan haini" gibi saçmasapan söylemler Mustafa Doğan için pek kullanılmadı. O da adından çok fazla bahsettirmeden 31 yaşında sessiz sedasız bıraktı futbolu. Şimdi onu spor yorumcusu olarak izliyoruz ve benzerlerinden çok daha iyi ve kaliteli yorumlar yapabildiğini görüyoruz.

Vali

Köprü dizisinin ilk bölümlerini takip eden ancak sonradan izlemeye devam edemeyen (Malum TV'de dizi izlemek zor iş, her hafta belli bir saatte ekran başında olmayı gerektiriyor) biri olarak heyecanla beklediğim ve merak ettiğim bir filmdi vali. Askerde olduğum dönemde vizyona girdiğinden ancak izleme fırsatı bulabildim. Bazı hataları olsa da genel olarak oldukça beğendim. Bundan sonrası filmle ilgili az miktarda da olsa spoiler içerebilir.

Kafamızı gömdüğümüz kumdan çıkarıp, etrafımıza bakmamızı ve nasıl bir ülkede yaşadığımızı bir kez daha anlamamızı (ta ki yeniden unutana kadar) sağlayan bir film olmuş vali. Her ne kadar klişe gibi görünse de filmde çok doğru bir yerde kullanılan "Siz Türklerin en çok hangi yanını seviyorum biliyor musununuz, ÇOK ÇABUK UNUTUYORSUNUZ" repliği insanın yüzüne tokat gibi çarpıyor.
Oyunculuklardan bahsedecek olursak, Erdal Beşikçioğlu daha Köprü dizisinin ilk bölümünde bütünleştiği vali rolünde yine kusursuz bir iş çıkarmış. Şebnem Dönmez de zaman zaman Ajan Smith'i hatırlatan mimikleriyle güldürse de rolünün hakkını fazlasıyla vermiş. Uğur Polat ve İsmail Hacıoğlu görev adamı olduklarını göstermişler. Türkü Hazal ise oldukça zor olan rolünü kotaramamış malesef. Herkesi bir kenara bırakırsak Hakan Boyav, film boyunca elinden düşürmedği Erikli su şişesiyle hiçbir repliği olmayan katili çok iyi canlandırmış.
Filmin en önemli kusuru ise kopukluklardı bence. Özellikle baştaki suikast sahnesiyle, Şemsi İnkaya'nın canlandırdığı baba karakterinin sahneleri filmin geneliyle hiçbir bağlantısı olmayan kopuk sahnelerdi. Bir başka eksik de senaryonun vali karakterinin beyaz perdeye tam olarak yansıtılması konusunda eksik kalmasıydı. Özellikle Recep Yazıcıoğlu hakkında çok fazla bilgisi olmayan ve Köprü dizisini de hiç izlememiş olan izleyiciler için valinin Denizli'deki diğer önemli icraatlerine de yer verilebilirdi filmde. Mesela Şemsi İnkaya'lı sahnelerin yerini bunlar alabilirdi. Bütün bunlara rağmen sadece "Namuslu insanların da en az namussuzlar kadar cesur olması gerektiğini anlattığı için" bile izlenmeli bu film.
Blog Widget by LinkWithin