10 Temmuz 2009 Cuma

Michael Jordan of Turkey


Aslında uzun zamandır Hidayet hakkında bir şeyler yazmak istiyordum ama yeni takımının kesinleşmesini bekledim. Toronto tabi ki bir Orlando değil, ancak Hidayet'in gelmesiyle basketbolunu bir üst seviyeye taşıyacağını düşündüğüm Chris Bosh gibi önemli bir oyuncusu olan bir takım. Takımda çok sayıda Avrupalı'nın bulunması da bir avantaj. Tabi ne olursa olsun Hido'nun işi Orlando'dakinden daha zor olacak ama Hidayet son iki sezondaki performnasıyla zoru sevdiğini hepimize gösterdi. Şimdi bu transfer hikayesini bir kenara bırakıp geride bıraktığımız sezona dönmek istiyorum.
Hidayet, geride bıraktığımız sezonda Türk basketbol tarihini yeniden yazdı. Mirsad Türkcan'ın kenarda oturup da Patrick Ewing'e havlu uzatışını seyretmek için geceyarısı ekran başına geçtiğim günlerde hayalini bile kuramadığım yerlere geldi, Türk sporunun gururu oldu. Sezon boyunca üst düzey maçların son anlarında topu eli titremeden kullanabilen çok az sayıda oyuncudan biri olduğunu defalarca gösterdi. NBA finallerinde takımının en çok süre alan oyuncusu, topun el yaktığı anlarda bütün takım arkadaşlarının hiç düşünmeden topu teslim ettiği isim, neredeyse hiç dinlenmemiş olmasına rağmen maçın sonlarında hem topu getiren hem de Kobe Bryant gibi bir adamın savunmasını üstlenen kişi oldu. Evet Hidayet'in hala parmağında bir şampiyonluk yüzüğü ya da adının önünde all-star etiketi yok, belki bundan sonra da olmayacak. Ama ne olursa olsun Hidayet bu sene çok önemli işler başardı ve başarmaya da devam edecek. 2001'de milli takımımızı finale taşıyan Hidayet'i düşünüyorum. Onun aradan geçen 8 yılda mental olarak gösterdiği gelişime bakıyorum ve Polonya'daki Avrupa Şampiyonası için daha da umutlanıyorum.
Zamanında odalarımızı Michael Jordan'ın posterleri süslerdi. Şimdi Amerikalı'ların, Türkiye'nin Michael Jordan'ı dedikleri adam bir NBA final maçının son saniyesinde yukarıdaki görüntüyü yaratıyor. Bu fotoğrafı dev bir poster halinde bulursam yaşımdan başımdan utanmam odama asarım. Baktıkça hem Hido ile gururlanırım hem de Jordan'lı günleri yad ederim.

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin